8 Ekim 2010 Cuma

TEKİLİMİZE ÇOĞUL EKLERDİK



İnsanoğluna yenik düşüşümüz nedendi ki inanmaktan başka?
İnandığımızdan değil inanmak istediğimizdendi hatamız
3 kuruşu verecekken 5 kuruşa yenildik
2 kuruş kendimizden yitirdik
Ne için kim için değdi mi bilemedik...
Yeri geldi sevdik,sevdiklerimizi kaybettik
Ya onlar gitmeyi seçtiler
Ya da gitmeleri gerekliydi
Tırnak içindeki "zorunluluk"la başlayan cümlelerle
Bir şekilde gittiler işte...
Hüzünlendik,içtik hemde çok
Şişenin dibine vura vura
Sonra ağladık içkiden dedik egomuzu tatmin ettik
Yoksa ağlar mıydık gidene...
İçkiydi bizi sokan bu ruh haline..
Öyle böyle derken,kendimize gelmeyi öğrendik
Çeşitli hayatlar geçti önümüzden
Kimi figuranımsı rollerde kimi haddini aşıp başrolde
Biz ise herzamanki gibi kabalalık içinde yalnız ruh halimizle
Koşa koşa sıyrılırdı ruhumuz kalabalıklardan
Bedenimizi satardı iki dakikada
Yok sayılırdı beden kalabalığın tam ortasında
Dururdu öylece uzakta kimsesiz,sakin ve yalnız
Bu duyguyu herkesin yaşayabileceğini bilirdik biz
Elbet bir gün herkes isterdi yalnız kalıp ruhunu dinlemek
İşte bu yüzden
Hiçbir zaman birinci tekil şahsımız giremezdi cümlelerimize
Biz tekilimize çoğul eklerdik
İkinci çoğulları kullanırdık her seferinde
BEN demeye gücümüz yetmezdi de BİZ derdik...

Nupelda Karabuğday

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder